Küresel Piyasalarda Faiz Haftası: Merkez Bankaları ve Beklentiler
Küresel piyasalar, önümüzdeki hafta ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararına, Japonya’nın para politikası rotasına ve Avrupa’da enflasyon verilerine odaklanırken, belirsizliklerin etkisi devam ediyor.
ABD Merkez Bankası (Fed): ABD’de, Fed’in faiz indirimlerine ne zaman başlayacağına ilişkin belirsizlikler devam ediyor. Son açıklanan tüketici ve üretici enflasyon verilerinin tahminleri aşmasıyla, Fed’in yılın ilk yarısında faiz indirimlerine başlayabileceği ihtimali zayıfladı. Ancak, 19-20 Mart tarihlerinde gerçekleşecek olan Fed toplantısında faizin sabit bırakılması bekleniyor. Ancak, faiz indirimine başlama olasılığı mayıs ve haziran aylarında fiyatlanıyor.
Avrupa Merkez Bankası (ECB): Avrupa’da, enflasyon verileri ve İngiltere Merkez Bankası’nın faiz kararı öne çıkıyor. ECB’nin ilk faiz indirimlerine başlama olasılığı nisan ve haziran aylarında fiyatlanıyor. İngiltere’de ise, Bank of England’ın (BoE) mart toplantısında politika faizini değiştirmemesi bekleniyor.
Japonya Merkez Bankası (BoJ): Asya’da, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) faiz kararı önem kazanıyor. BoJ’un faiz artırım kararı almasa da, yakın dönemde alabileceği beklentiler güçlü. BoJ’un faiz kararı yanı sıra, Japonya’da TÜFE verileri de takip edilecek.
Haftalık Önemli Ekonomik Veriler:
- ABD: Salı günü inşaat izinleri ile konut başlangıçları, Çarşamba günü Fed’in faiz kararı ve Jerome Powell’ın açıklamaları ile ikinci el konut satışları verileri, Perşembe günü haftalık işsizlik başvuruları ile imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) takip edilecek.
- Avrupa: Pazartesi günü Euro Bölgesi’nde TÜFE, Salı günü Euro Bölgesi’nde ZEW ekonomik güven endeksi, Çarşamba günü Euro Bölgesi’nde ekonomik güven endeksi, Perşembe günü BoE’nin faiz kararı, Cuma günü Almanya’da IfO iş dünyası güven endeksi verileri açıklanacak.
- Japonya: Salı günü BoJ’un faiz kararı, Cuma günü TÜFE verileri açıklanacak.
Küresel piyasaların yakından takip ettiği bu gelişmeler, merkez bankalarının alacağı kararlar ve ekonomik veriler üzerinden şekillenecek. Yatırımcılar, bu süreçte dikkatli olmalı ve gelişmeleri yakından izlemelidir.